Back End ve Front End Nedir?

Back End ve Front End Nedir?

Tanımlayan cümleden de anlaşılacağı üzere web projesinin son kullanıcıya görünmeyen ana yazılım kısmına Back-End, bu mimariyi kodlayan yazılıma ise Back-End Developer yani Back-End adı verilir. Geliştirici, yani Back-End Developer, Yazılım geliştirici. Arka Uç altyapısı için yazılım dili; Genelleme yaparak bildiğimiz PHP ve ASP.net veritabanı mimarisi için MYSQL ve MSSQL’dir. Örneğin mimaride kullanılan bu bileşenler ile bir CMS (İçerik Yönetim Sistemi) oluşturmak ve sabitlenen her bir statik alanı, dashboard üzerinden site üzerinde dinamik olarak yönetilebilir, kullanıcı dostu hale getirmek mümkündür.

Veritabanında arka uç olarak kullanıcı verilerinin olması iyidir; ama öte yandan web sitenizi güzel yapan nedir? İşte burada Front-end devreye giriyor. Ziyaret ettiğiniz her sayfa için güzel bir görünüm oluşturur. Yani etkileşimde bulunduğunuz ve gözünüzle gördüğünüz her sayfa için renk, arka plan ve diğer tüm stilleri oluşturur. Web sitesi, markanın kimliğini kullanıcılarına yansıtır ve onlara duygusal bir deneyim sunar. Kullanıcı arayüzü için; Programlama dilleri HTML, CSS ve JavaScript kullanılmaktadır. Bu programlama dilleri, web sitesinin size nasıl göründüğüne odaklanır. Ön Uç bölümünde, etkinliği hiyerarşik bir listeyle özetlemek faydalı olacaktır:

UID (Kullanıcı Arayüzü Tasarımcısı – Kullanıcı Arayüzü Tasarımcısı veya Web Arayüzü Tasarımcısı) ile web arayüzü tasarımını ağırlıklı olarak grafik seviyesinde hazırlamak,
UXD (Kullanıcı Deneyimi Tasarımcısı) tarafından UX geliştirmenin ilk aşamasını tamamlayın,
Back-End Developer ve marka için anlamlı hale getirmek için tasarımı/projeyi Wireframe olarak marka onayına gönderin.
Burada PDF formatında yazmak/sunmak için, web sitesinin bitmiş halinin marka tarafından algılanabileceği ve kısmen deneyimlenebileceği şekilde, markanın görsel kimliğini, görsellerini ve konuşmasını içeren çevrimiçi sunumları tercih ediyoruz.
Wireframe onayından sonra evrensel Front-End standartlarına göre Front-End Developer’lara proje teslimi için; PSD’yi projenin tüm sayfalarını, alt sayfalarını ve tüm alt bölümlerini içeren kısa bir belge ile aktarın (örneğin, bir e-ticaret projesinde tasarlanacak minimum sayfa sayısı 35 sayfadır). Bu aşamada tasarımın html css içerisine dökülmesi olarak tanımladığımız kodlama Front-End kısmında yapılmaktadır. Günümüz kullanıcı arayüzü kodlamasının en önemli unsurları; temiz kodlama, schema.org ve W3C School kriterlerine uygunluk, AMP ve Rich Snippet varlığı, LESS veya SASS gibi ilkeleri kullanarak dinamik kod yazma.

Öte yandan Back-End, şifrelemenin arka ucu için kullanılan bir yazılım terimidir. Bu konuda son kullanıcı için görsel bir fark olmasa da, sitenin sorunsuz çalışmasını sağlamak için işin çoğu arka uç geliştiriciye düşüyor. Tıpkı Front-End’de olduğu gibi; Tabii arka uçta projeler tek bir yazılımcıdan geçmiyor. Analist projeyi tasarlarken veri madenciliği yapmalı, projenin ölçeğine göre farklı unvan ve sayıda geliştirici ile oluşturulan ekibe projenin yol haritasını ve misyon bildirimini oluşturmalıdır. Burada, proje yöneticisinin farklı alanlarda proje uygulama konusunda en az 7 ila 8 deneyime sahip olması gerekir. Bu arada, bazı yanlış anlamalardan bahsetmeye değer. Bir yazılım mühendisinin yazılım alanındaki her yazılım dilini veya her çerçeveyi bilmesi gerekli değildir.
Steve Jobs’un arka ucun ne olduğuna dair kısa ve basit tanımına katılmamak mümkün değil:

“Tasarım bir şeyin yalnızca nasıl göründüğü ve nasıl hissettirdiği ile ilgili değildir. Tasarım bir şeyin nasıl çalıştığıyla da alakalıdır..’’.

Kısaca Back-End; Projenin mutfağı olan sunucu kısmını ve sitenin düzgün çalışmasını sağlayan arka planı içerir ve aynı zamanda front-end ile veri alışverişini ve veri depolamayı barındırır. Ön taraf ise; Kullanıcının doğrudan gördüğü ve etkileşimde bulunduğu web sayfasının ön ucunu kaplar ve kullanıcının arka uç katmanı ile veri alışverişi yapmasına olanak tanır.
Örneğin tüm süreci bir oyun olarak ele alırsak; kanattaki tüm senaryolar, romanlar, notlar vb. Süreçleri back-end olarak düşünebiliriz ve sahneye gelen oyunu front-end yani front-end olarak düşünebiliriz.
Back-End ve Front-End kavramından sonra şunu tekrarlamak gerekiyor; Yakın zamana kadar, sahaları tamamlayıp işletmeye aldığımızda proje tamamlanmış kabul ediliyordu. Bugün işler gerçekten bitmesi gereken yerde başladı. Tasarım sonsuz bir maceradır. Arka planda son kullanıcının hareketlerini ısı haritası üzerinde takip etmek için; Kullanıcıların site gösterge panelinde hangi aşamada engellendiğini, Analytics araçlarını kullanarak sitenizde ne kadar kaldıklarını ve hangi aşamada siteden ayrıldığını belirlemek mümkündür. Aslında, kullanıcılara tasarımımızla ilgili daha iyi bir deneyim sunmak için; UI kodlamasının,scheche.org, W3C School, SEO dostu bakış açısıyla güncellenmesi gerekiyor. Aynısı Back-End tarafında da geçerlidir; Yazılımlar, güncel teknoloji ile gelişen ve siber güvenlik gereksinimlerine uygun mimariye göre güncellenmelidir.